9 Mart 2009 Pazartesi

One minute,one minute!...

''
ÇOCUKLARIN IRZINA GEÇEN BİR REJİMİ SAVUNMAK/Yasemin Çongar-6.3.2009 Taraf

''... Nic’i dün CNN’de, Ömer Hasan El Beşir’in askerlerinden biriyle mülakat yaparken seyrettim.

Sesinin titrediğini, soruları sorarken duraksadığını, bugüne kadar yaptığı ve her biri kendi içinde çok zor olabilecek sayısız söyleşisinde hiç zorlanmadığı kadar zorlandığını gördüm.

Nic, iki kız çocuğu babasıdır.

Daha önce, Darfur’da ırzına geçilen kız çocuklarıyla da röportaj yapmıştı.

Şimdiyse onların ırzına geçenlerden biriyle konuşuyordu.

Cevabını aslında işitmek istemediği sorular soruyor, sorarken öfkesini güçlükle yutkunuyordu.

* * *

Nic Robertson’ın konuştuğu Sudanlı asker, 2002 yazında zorla orduya alındığını söyledi.

Kaçmayı denemiş, başaramamıştı.

Kendisini yakalayan subaylar, kızgın demirle şişlemişti bacaklarını; çıplak vücudunun üzerinde araba lastiği yakıp eritmişlerdi.

Yara izlerini kameraya gösteriyordu.

CNN televizyonu, Sudanlı askerin yüzünü gizlediği için, konuşurken çehresini okuyamadım.

İngilizce tercümanın sesi ön plandaydı; sesini de dinleyemedim.

Ama seçtiği kelimeler, kısacık cümleleri, ortasında kesiliveren ifadeleri pişmanlıktan daha fazlasını anlatıyordu.

İlk başta sadece altı aylığına askere alındığına inandığını, sonra kurtulacağını sandığını söyledi.

Kurtulamamış.

Darfur’da pazar yerindeyken, bir cemseye bindirip götürmüşler onu.

Sonra “eğitim” başlamış.

Kalaşnikov’la hedef vurmayı öğretmişler; öğrenir öğrenmez de Sudan ordusundaki diğer askerlerle birlikte, Arap kökenli olmayan kabilelerin yaşadığı Darfur köylerini basmaya gönderilmiş.

Köyleri yaktıklarını, insanları öldürdüklerini anlattı.

Çok geçmeden, yaptığının “vatani görev” değil, kendi iradesi dışında, kendi halkına karşı savaşmak olduğunu kavradığını söyledi.

Dirense öldürüleceğini de...

“Köylere gidip evleri ateşe verirdik. Subayların emirleri buydu. Kaçanları vururduk. Emirlere uymazsak, birliğin arka saflarındaki subaylar bizi vururdu.”

Sonra, tecavüze getirdi sözü...

Sudan ordusunun bir savaşma yöntemi olarak benimsediği, Birleşmiş Milletler’in Darfur’da “soykırım aracı” olarak kullanıldığını kayda geçirdiği tecavüzlere...

“Çarem yoktu. Kaçış yoktu. Kötü şeyler yaptım. Ama hepsinin en kötüsü, küçük çocuklara yaptıklarımızdı...”

Nic yutkundu, “Küçük çocuklar ne tepki veriyordu” diye sordu.

“Bağırıyorlardı; ağlıyorlardı.”

“Bağırınca ne oluyordu?”

“İki asker kızı tutardı, bir üçüncüsü tecavüz ederdi. Sonra onu orada, o halde bırakırdık.”

“Sizi de küçük bir kıza tecavüz etmeye zorladılar mı?”

“Evet, devletin emriydi bu. Yaptım. Aslında tecavüz etmek mümkün bile olmuyordu her zaman. O kadar iğreniyordum ki kendimden, penisim sertleşmiyordu. Subaylar seyrederken, tecavüz ettiğime inansınlar diye donumu indirip çocukların üstüne yatıyordum. Onları eziyordum. On, on beş dakika üstlerinde kalıyordum.”

* * *

Sudan ordusundan kaçmayı sonunda başarıp İngiltere’ye sığınan bu eski askerin CNN’de anlattıkları, Darfur soykırımından küçücük bir kesit.

Askerlerini çocuklara tecavüz etmeye zorlamak, Ankara’nın muhatap aldığı, “masum” saydığı, “dost” gibi ağırladığı Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir’in “insanlığa karşı işlediği suçun” küçücük bir parçası.

Ankara, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin El Beşir hakkında aldığı tutuklama kararının “yanlış zamanlaması”ndan dem vururken, bu suçları bilmeden mi konuşuyor?

Darfur’da beş yıl içinde 300 bin insanın öldürüldüğünü, iki buçuk milyon insanın köylerini terke zorlandığını hesaba katmadan mı konuşuyor başkentimiz?

Arap kökenli olmayan kabilelerin köylerini terk etmesi için kullanılan baskı yöntemlerinin arasında, bazıları henüz on yaşında bile olmayan kız çocuklarının ırzına geçilmesinin de bulunduğunu bilmiyor mu Türkiye Cumhuriyeti hükümeti?

Bu çocukların bazen üç değil, beş değil, tam yirmi askerin tecavüzüne uğradığını Ankara bilmiyor mu?

Irzına geçilen çocukların dünyaya getirdiği “tecavüz meyvesi” çocuklara, Sudan ordusunun işbirliği yaptığı milislerin adıyla “Cancavid bebekleri” dendiğini hiç mi duymadı Başbakan Erdoğan?

Bu kadar cahil bir başkentimiz, bu kadar cahil bir hükümetimiz olabilir mi?

Hiç sanmıyorum.

Ve çok utanıyorum.'' Yasemin Çongar/Taraf 6.3.2009

............

GENÇ SİVİLLER'İN ÖMER EL BEŞİR'İN KANLI ELİNİ SIKAN BAŞBAKANA ''ONE MİNUTE'' TEPKİSİ;





“Sayın Başbakan, bizden yaşlısın.

İsrail’in insan öldürmeyi çok iyi bildiğini bildiğin gibi, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir’in de “marifetlerini” iyi bilirsin.

Darfur’da işlediği cinayetleri herkesten iyi bilirsin.

300 bin insanı nasıl katlettirdiğini, küçücük masum çocuklara yaptırdıklarını iyi bilirsin.

Bu zulme alkış tutanları, destek çıkanları kınıyoruz. Çünkü bu çocukları öldürenleri, bu insanları öldürenleri kalkıp da alkışlamak öyle zannediyoruz ki, o da ayrı bir insanlık suçudur.

Bakınız burada bir gerçeği, bir kenara atamayız.

Bir katili savunup, ona yardım ve yataklık etmek katliama ortak olmakla eşdeğerdir.

Excuse me,

Hud suresi 113. Ayet der ki: “Sakın zalimlere eğilim, yakınlık göstermeyiniz. Yoksa cehennem ateşi yakalar sizi.”

One minute.

Ama Tayyip Erdoğan 8 dakika konuştu... One minute...”


Genç Siviller ; http://www.gencsiviller.net/haber.php?haber_id=143


6 yorum:

  1. bu konudaki düşüncelerin çok doğru,medyanın üzerine gitmesi gerekiyor

    YanıtlaSil
  2. bu ülkede hükümet yanlısı, yandaş medya olduğu sürece gerçekler hep örtbas edilecektir...
    yazmaya cesaret edenlerde baskılar sonucu yıldırılmaya çalışılıyor.
    işte benim demokratik güzel ülkem durum bundan ibaret.

    YanıtlaSil
  3. onlar ancak timsah gözyaşlarını sinsice akıtırlar...katil yobazlar.
    gazzeye üzüldüğünüde hiç sanmıyorum evet davosta esti gürledi ama o kadar işte.
    işin ucunda menfaat olunca kedi bile aslan kesilirmiş:)))
    hey rte sana hiç itimadım yok ikiyüzlüsün yalancısın.
    oy için davosta aslan kesildin
    oy için birden bire kürtçe konuşmaya başladın,kürtçe kanal açtın.
    oy için neredeyse aslını inkar edecen.
    sen yok musun sen sinsi.
    elifcim bu yorumu özellikle yazdım lütfen yayınla.sevgiler

    YanıtlaSil
  4. :)))
    PİLAVDAN DÖNENİN KAŞIĞI KIRILSIN.

    YanıtlaSil
  5. Bunların hepsi oyun. Bu adam çok tilki çok...

    YanıtlaSil
  6. benim konuyu biraz araştırma fırsatım oldu tamamen çıkarlara dayalı bir savunma durumundaymışız darfurda'ki yer altı kaynakarı bakımından bölgenin en zengin yeriymiş yerel halk ortadan silinice türk işbirliği ile çıkarılması bekleniyormuş
    Ne kadar doğrudur bilinmez...

    YanıtlaSil